Düşünen Spor Dergisi
Tozlu rafımda biriktirdiğim yegane derginin 1. yıldönümünde, üstelik sinema konulu sayısında inceleme konusu yapmasam olmazdı. Olmazdı da, dergilerimi getiren kargo şirketinin azizliğine uğradım ve ayın yarısı geçtikten sonra elime geçen Sokrates’in 13. sayısını ancak bitirebildim ve bu yazıyı yazmak üzere masama oturabildim.
Sokrates ilk sayıdan itibaren heyecanla takip ettiğim ve beğenerek okuduğum bir dergi. Açıkçası bir spor dergisini bu şekilde takip edeceğimi düşünmezdim, çünkü içerik olarak baktığınızda bisikletten Amerikan futboluna, basketboldan boksa kadar tüm sporlarla ilgili yazılar mevcut. Hiç ilgimi çekmeyen dallarla ilgili dahi o kadar güzel yazılar kaleme alınmış ki, bir sayısını tam bir ayda ancak bitirebiliyorum. Ayrıca her ay belli bir konu üzerine içerik hazırladıkları için çok da ilgi çekici sayılar çıkardılar. Dergideki illustrasyonlar da çok ama çok güzel, insan çoğuna bakmaya doyamıyor. Gerçekten çok başarılı.
Şimdi gelelim bu ay ki sayıyı neden inceleme konusu yaptığıma. Az önce de yazdığım gibi bu sayının ana teması sinema. Bir spor dergisi sinema temalı bir sayı çıkarırsa tabii ki içerik de büyük çoğunlukla spor konulu filmler olur. Serdar Akar ve Onur Ünlü röportajları, O.J. Simpson davası, Eric Cantona ve Mehmet Açar’ın Kızgın Boğa incelemesi ilk bakışta göze çarpan içerikler.
Spor konulu ne kadar çok film varmış dedirten sayı, Senna ve Moneyball’u izlenecek filmler listeme aldırdı. Dağcılık ile alakalı filmlere ilgimden ötürü en azından ufak bir inceleme aradı gözlerim ama maalesef aradığımı bulamadım. Ama bunca içeriğe rağmen ve ele alınmayan ana akım spor filmlerini de düşününce normal denebilir.
Raging Bull – Kızgın Boğa incelemesi ve bir nevi Moneyball incelemesi olan ve spor istatistikleri ile veri analizi üzerine ele alınmış Rakamların Dili Olsa, Merkez Kort bölümünün öne çıkan içerikleri, zevkle bir çırpıda okunuyor.
1. Yılında kapağında ilk defa iki renk kullanan Sokrates illustrasyonlarıyla da ilk sayıdaki tadı hala devam ediyor. Bakalım bu sene bu şekilde çok renkli kapaklar görmeye devam edecekmiyiz.
Eğer hala edinmediyseniz, ayın bu son günlerinde 2016 Nisan sayısını kaçırmayın derim. Kaçırdıysanız da sanırım sahaflardan ya da internetten rahatlıkla edinilebilir bu sayı. Hala tanışmadıysanız bir şans verin.